25 Kasım 2012 Pazar

Diş Pastamız :))


Benim miniciğim büyümüşte dişleri çıkmış bile :)) 
Biraz geç olsa da diş pastamızı yaptık.Öykü Deren aslında 6 buçuk aylıkken ilk incisi çıkmıştı.9. ayımıza kadar 2 dişle idare ettik.
Şimdi ise 4 diş birden çıktı hem de üstlerden :)) gördükçe mutlu oluyor insan seviniyor.Tarifi ve yapımı çok kolay diş pastamızdan bahsetmek istiyorum.Ben de bir blog sayfasından görmüştüm,çok pratik buldum ve uyguladım :))
Diş Pastası için Malzemeler : 
 1 Hazır Pasta Tabanı

Dr.Oetker İrmik Tatlısı (şekeri vs. içinde)
500 ml süt
Süsleme İçin : Çikolata dolgulu leblebi olabilir

Pasta tabanını bu şekilde kesiyorsunuz
Ardından,hazırladığınız irmik tatlısını pasta tabanının etrafına gezdiriyorsunuz.
Süslemesini de yaptık mı pastamız tamamdır.
Hazır pasta yaptırmanıza almanıza bile gerek yok.
İşte bu kadar kolay :))
Minik incilerin sana uğur getirsin meleğim :))

24 Kasım 2012 Cumartesi

Benim ilk Kitabım :))

ilk Kitabımız :))
Minik bebeğim biz gazete,dergi okurken çok meraklanıyordu ve gazeteleri,kitapları eline alıp mırıldanıyordu.Bizde hemen ona hitap edecek kitap almaya karar verdik.Çok da memnunuz.Sabah uyanır uyanmaz eline alıyor ve kısacası elinden düşmüyor.
Bu kitap serisi 3 tane...Renkler,Şekiller ve Sayılar
                                kitap okuyorum ben :))
Biz Şimdilik Şekiller serisini aldık fakat diğerlerini de almayı düşünüyorum.İçerisindeki resimler tam bebeğinize hitap ediyor ve şekiller oyun hamurundan hazırlandığı için bebeklerin hoşuna gidiyor.Ayrıca kitap köşeleri oval şekilde bebeklere göre ayarlandığından sivrilikleri yumuşatılmış,sorun teşkil etmiyor.
Bizim bebik resimlerinden çok sayfa çevirmeyi seviyor şimdilik :))


21 Kasım 2012 Çarşamba

İlk Oyuncak Bebeğimiz...

Öykü DeReN'e sonunda bir bebek almayı başarabildik :)) Miniğim o kadar çok seviyor ki bebeğini...Hatta çok şaşırttı bizi "bebecik neredeymiş" dediğimizde gidip getiriyor bile..Çok sevdi bebeğini her fırsatta yanına gidiyor alıyor,burnunu ısırıyor.
Oyuncak bebeğimizin adını Nazlı koyduk.
Yukarıdaki fotoğrafta Öykü Deren'in ilk Çıngırağı da var.4-5 aylıkken bu çıngırağı elinden düşürmez,başka oyuncak eline almazdı bile,şimdi yüzüne bile bakmıyor :))

Öykü Deren ile Mersin (Tarsus).....

Minik bebeğimizle gezilerimize son gaz devam ediyoruz.Geçen hafta sonu asker ziyaretinde Mersin'deydik.Kardeşimi ziyarete gittik ve askerimizi evci çıkardık.Cuma-Cumartesi ve Pazar kısa gibi gelse de çok güzel geçti.Önemli olan kardeşimin rahat etmesi ve özlemimizi gidermekti.O'na çok büyük moral oldu.Ben,eşim,Öykü Deren,Dedem,amcam,yengem,amcamın oğulları ile beraber 8 kişiydik.Orada aile dostlarımızın evinde kaldık.Kardeşimin o mutluluğu,sevinmesi,beraber olmak o kadar güzeldi ki tarifi çok zor.İyi ki gitmişiz askerimizi görmeye diyorum kısaca.Yemekler yedik,Mersin'i Tarsus'u ayrı ayrı gezdik,fotoğraflar çekindik,anı ölümsüzleştirdik.Minik bebeğim de Dayısını çok özlemiş olacak ki,gezerken çok mutluydu.
                             Eshab-ı Kehf (yedi uyurlar) Mağarası
Kuran-ı Kerim'de Eshab-ı Kehf olarak bilinen, yani yaşadıkları dönemde Rum Hükümdarlarından Dakyanus'un zulmüne maruz kalan ve Allaha olan inançlarının gereğini yapabilmek için Tarsus şehrinden kaçıp Bencülüs Dağındaki mağarada 309 yıl uyuyan ancak bir takip sonucu yine o mağarada sır olan 7 arkadaşın ve köpeklerinin hikayesinin bulunduğu Eshab-ı Kehf Mağarasını da gezdik.
M.S. 250 yıllarında olduğu kabul edilen hadisenin olay yeri olan o zamanki Tarsus şehrinin Rum Hükümdarlarından Dakyanus, halkına zulüm yapmakla birlikte putlara tapınmaları için baskı yapıyordu.Tek tanrıya tapmayı kabul eden bir gurup gence süre veren hükümdar putlara tapmazsanız kafalarınızı keserim diye tehditte bulunmuştu. 
Yemliha, Mekseline, Mislina, Mernuş, Sazenuş, Tebernuş ve Kefeştetayuş adındaki yedi genç hükümdarın öldürme korkusundan Bencülüs Dağındaki bu mağaraya kaçıp saklanmışlardır. 
Ancak ayetlerde de belirtildiği gibi gençler bu mağarada 309 yıl boyunca uyuyakalmışlardır. Daha sonra uyanan gençlerden biri şehre yiyecek almaya gitmiş, ancak elindeki zamanı geçmiş para yüzünden şehirden kaçarak tekrar mağaraya sığınmıştır. Peşinden yakalamak için gelenler mağaraya girdiklerinde içeride kimseyi görememişlerdir.




Eshab-ı Kehf Otelinin hemen arkasında Go kart'ı da ihmal etmedik :))
Tarsus'un Şahmeran heykeli

Şahmeran'ın efsane hikayesini merak edenler buraya tıklayabilirler.
                                     Tarsus'un girişinde Kleopatra Kapısı
Tarsus Barajı ve Mesire Alanı çok güzeldi.


Baraj suyundan bi kare

Meşhur TANTUNİ
dönüp dolaşığ mola verdiğimiz yer Tarsu Avm 
Tantuni,ciğer,kuzu şiş'te mutlaka uğrayın derim,gayet lezizdi özellikle şişleri.
Hem sınırsız gelen birçok meze çeşidi hem de gayet uygun bir hesapla mutlu,mesut ve doymuş olarak ayrılacağınız bir yer :))

Tarsus Hayvanat Bahçesi'nden kareler :))
Tarsus'da haberlere konu olan,ziyaretçinin parmağını koparan o korkuç ayı buradaydı :(














15 Kasım 2012 Perşembe

Dahi Çocuklar İçin 25 Yol....


1. Onunla konuşun. Çocuklarınızla konuşmak ve onları dinlemek yapabileceğiniz en önemli iki şeydir. Kimse onunla konuşmazsa konuşmayı öğrenemez ve kimse onu dinlemezse beyni pratik yapamaz; dolayısıyla iletişim kurmayı beceremez. Konuşun, sizinle iletişim kurmaya yaşamının her döneminde ihtiyacı olacak! Araştırmalara göre, bebeğinizle konuşma şekliniz diğerlerinden farklıdır ve bebeğiniz de konuşmayı sizin sözlerinizden öğrenir. Beyin gelişimine sizin anne şefkati dolu sözleriniz faydalıdır.
2. Şarkılar söyleyin. Bebeğinizle şarkılar söyler, güler, şakalaşırsanız çocuklarınız daha erken konuşur.
3. Nesneleri anlatın. Ona bazı nesneleri isimlendirip tarif edin, diğer nesnelerle karşılaştırın, ne işe yaradıklarını açıklayın. Sizi pür dikkat dinlediğini fark edeceksiniz!
4. Arka plandan gelen sesleri kesin. Televizyon ya da radyonun sesi çok açıksa siz ve bebeğinizin dinleme ve konuşma eylemlerini engeller.
5. Çocuğunuz konuşurken bütün dikkatinizi ona verin. Sırtınızı dönmemeye çalışın, diz çöküp göz kontağı kurun.
6. Ona bir şeyler okuyun. Çocuğunuza bir şeyler okumak, dilini öğrenmesini sağlar, algılarını, dikkat genişliğini artırır. Bu yüzden kitapları hayatınızın bir parçası haline getirin, çocuğunuzu uyuturken mutlaka ona okuyun. Çocuğunuzun ilgisini çekmeye başladığında harflerin şekillerini göstererek okuyun, böylece bazı çocuklar okumayı 3 yaşından itibaren öğrenebilir.
7. Müzik çalın. Her ne kadar klasik müziğin çocuğunuza daha parlak bir zeka sağladığı ispatlanmadıysa da, müzik onun zihinsel ve duygusal gelişimini zenginleştirecektir. Bazı insanlar müzik ve matematik yeteneğinin birbirleriyle alakalı olduğuna inanır. Oysa çalışmalar, müzisyenlerin matematikte birçok insandan farklı ya da daha iyi olmadığını gösterir. Çocukların matematik yeteneğine sahip olmasında daha çok ailelerin kitaplar ve iletişimle sağladığı öğrenme cesareti önemli bir rol oynar.
8. Çocuğunuzu uyuturken ona şarkı söyleyin. Bu hem çocuğunuzun daha rahat uyumasını, hem de tekrar ile kelime hazinesini geliştirmesine yardımcı olur.
9. Müzik eşliğinde diğer şeyleri de öğretin." 1- 2 -3 işte yıkıyoruz ellerimizi 4- 5- 6 şimdi diş fırçalama zamanı..." gibi melodiler çocuğunuzun konsantre olmasına ve kelimeleri hatırlamasına yardımcı olur.
10. Çocuğunuzun sevdiği müziği seçmesine izin verin. Ve davullar, ziller kullanarak gürültü patırtı çıkarmasına bir süre katlanın.
11. Bırakın boyasın. Çocuklarınızın boya kalemleri ve oyun hamurlarıyla vakit geçirmesine engel olmayın çünkü bunlar el becerilerini artırır ve sanatsal bir şekilde kendilerini ifade etmelerine yardımcı olur.
12. Mutlaka beğenilerinizi sunun. Yaptıklarına iltifat edin ve onları herkesin görebileceği bir duvara asın.

13. Sanatsal faaliyetler için malzemeler bulundurun. Yumurta kutularını atmayın, alışveriş paketlerini saklayın, tuvalet kağıtlarındaki ruloları da kesmek ve yapıştırmak için kullanın. Değişik kolajlar yapmak için parktaki yaprakları toplayabilir ve duvar kağıtlarının parçalarını çocuklarınız için saklayabilirsiniz.
14. Sayıları hayatınızın bir parçası haline getirin. Matematiği ne kadar erken öğrenirse, o kadar rahat eder ve kendine olan güveni artar. Merdiven basamaklarını saymak gibi ufak adımlarla başlayın.
15. Sayıları melodik bir şekilde öğretin. "Beşten sonra altı nerde kaldı kahvaltı, altıdan sonra yedi kedi ciğeri yedi" gibi.
16. Büyük küçük gibi niceliklerden bahsedin. "Masadaki tabakları sayabilir misin?" "Büyük olanı mı yoksa küçük olanı mı istersin?" gibi sorularla başlayabilirsiniz.
17. Oyuncaklar ve oyunlar yardımıyla sayıları öğretin. Buzdolabına yapıştırılan mıknatıslı sayılar, küvete atabileceğiniz köpükten yapılmış olanlar, sayılarla ilgili yapbozlar ya da monoply'nin çocuklar için olanlarından alın.
18. Bazı şeyleri parçalara bölerek sayıları öğretin. Yiyecekleri küçük parçalara ayırın ve o parçaları çocuğunuzla birlikte sayın.
19. Televizyonu asla bir bebek bakıcısı gibi kullanmayın. Çünkü o çocuklarınızla iletişim kurmakta sizin yerinize geçemez.
20. Aynı videoyu ya da DVD'yi sayısız kere izlemesi sizi endişelendirmesin. Tekrar etme çocuğunuz öğrenmesine yardım eder.
21. Gezin ve öğrenin. Bir parka, kütüphaneye ya da mağazaya yapılan gezilerde çok şey öğrenebilirsiniz.
22. Ara sıra aktivitelerinizi değiştirmeyi deneyin. Diğer çocuklarla oynamasını, onları ve ailelerini düzenli olarak görmesini sağlayın.
23. Bütün kamu imkanlarından yararlanın. Parklar, kütüphaneler, müzeler, sanat galerileri ve yüzme havuzları gibi yerlere çocuğunuzu götürerek sosyalleşmesini sağlarsınız.
24. Aynaları kullanın. Bebeğinizin yansımasını izleyerek vücudunu ve hareket kabiliyetini fark etmesini sağlayın.
25. Anne sütüyle besleyin. Bebeğiniz en az 6 aylık olana dek onu emzirin.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...